Çoğu zaman şikayet ettiğimiz konuların başında çocukların kitap okumaması gelir.
Bu şikayeti yapan ailelerle görüştüğümde onlarında pek kitap okumadığı ve özellikler kendileri televizyon,bilgisayar vb. çocukların daha eğlenceli olduğunu düşündükleri aktiviteleri yaparken çocuklara nispeten sıkıcı gelen kitap okutturmaları öğrencileri olumsuz etkiliyor. Burada nispeten sıkıcı kelimesini kullanmamın nedeni kimse kendisine sevdirilmemiş bir şeyi yapmaktan zevk duymaz. Aile okumayı sevmiyor, sevmeyen aile çocuğa okumayı sevdiremez. sıkıcı olması buradan geliyor.
Eğer çocuğa kitap okumayı sevdirmek istiyorsak o kültürü, konuşmaya başladığı andan itibaren aşılamalıyız. Onun yanında sesli hikayeler okumalıyız, çocuk ne yaptığınızı anlamayacak ama kitapla yavaş yavaş tanışmış olacak.
ilk başlarda bir kaç kitabınızı çocuk için feda etmeniz gerekecek, ne olduğunu anlamak için ilk önce tadına bakacak, sonra parçalayacak.
Okumayı öğrendikten sonra onunla birlikte kitap okumanız gerekecek. burada en hassas konu devamlılık. Bugun okumayalım yarın İki katını okurum derseniz sonra çocuğun zaman içinde kitaptan nasıl uzaklaştığını anlarsınız. Acil, önemli bir işiniz dahi olsa oturup bir kaç sayfa okuyacaksınız.
Son olarak kendi yapmadığınız bir şeyi onlara yaptırmak için baskı yapmayın. Sevdirmeye çalışın. Başka türlü yaptırmanız imkansız. Siz varken yapmaya devam ederler ama siz yokkken tekrar bırakırlar. Bir olumsuz tarafı da çocuğunuzla kendi aranıza duvar örmüş olursunuz.
EDİTÖR:Bayram Akkoç